|
||
![]() |
İletişim! | |
E. Tarhan | ||
kalemiminsesi65@gmail.com | ||
Sanırım adına “İletişim Çağı” diyoruz! Teknoloji gelişti ya, artık herkesin elinde bir, iki belki de daha fazla telefon var ya! Her telefonda, her işyerinde ve evde internet de mevcut ya! Bilmem mesajlaşma programları, sosyal medya gırla ya! İşte bize iletişim çağı! Oysa ki şu internetin, şu akıllı telefonların ne kadar da iletişimsizlik yarattığını bir anlayabilsek! Eskiden her evde bir telefon deniyordu, şimdi ise her elde bir telefon! Ama bir de yetmiyor, birçok kişide 2, 3... Bu telefonlar değil mi aslında iletişimi zehirleyen? Dikkat edin, bir ortama girdiğiniz zaman 3 – 5 dakika sohbet, sonrası ise söylememe gerek var mı? Tabi ki eller usulca cebe yönelir ve telefonlar elde. Herkes telefonla meşgul. Kimisi oyun oynar, kimisi sosyal medyada volta atar. İletişim mi, sohbet mi? Canına okuyoruz bu şekilde tabi ki de. Anlayacağınız abartıyoruz. Teknoloji iyi de, abartı kötü. Abartmayı seviyoruz sanırım. Abartınca da, iletişim araçlarının bu kadar yaygın, iletişimsizliğin ise bu kadar çok olduğu bir dönemi yaşıyoruz işte! Ne mi oluyor sonra? İşte bu iletişim araçları; annemizle, babamızla, evlatlarımızla, dostlarımızla iletişimimizi azaltıyor esasında. Ama biz adına iletişim çağı diyoruz. Ne güzel değil mi? İletişim çağında iletişimsizlik! Buyur buradan yak. Hangi teknoloji, hangi iletişim aracı bir annenin, bir babanın ayağının dibine oturup, demli bir çay eşliğinde sohbetin tadını verir ki? Hangi icat; bir evlat kokusundan çok mest eder insanı? Hangi akıllı telefon, eş dostla muhabbetin, içilen acı bir kahvenin yerini tutar? Ama dedim ya, hani iletişim çağı ya, akıllı telefonlar var ya, artık anne baba ziyaretleri, eş-dost buluşmaları en aza indi. Bir mesaj at tamamdır! İletişimse al sana iletişim! Peki buluşmalar en aza indi de, peki buluşmalarda ne oluyor? Yine bu iletişim araçları iletişimimizi en aza indirmiyor mu? Göz göze bakarak yapılan muhabbetlerin yerini, telefonlara bakılarak yapılan zoraki muhabbetler almadı mı? Gerçeğimiz bu maalesef. 3 – 5 yaşındaki çocuğumuz bile artık elinde akıllı telefon-tablet öyle büyüyor. Ve biz de “bak ya bu yaşta nasıl da kullanıyor telefonu, tableti” diye kasılıyoruz! Kasılmayalım! O bir marifet değil çünkü. Çoğu kez de “Aman sussun da...” diyoruz ya, öyle de demeyelim. Kendimiz adeta tutsak olmuşuz internete, telefona, tablete, bilgisayara, bari çocuklarımızı koruyalım! Elbette ki teknoloji son derece kıymetlidir, olmalıdır. Bizler de, çocuklarımız da teknolojinin nimetlerinden sonuna kadar faydalanmalıyız. Demem bu değil. Demem o ki; abartıyoruz gibime geliyor. Abartmayalım, faydasını alalım ama iş zararlı noktalara geldi mi, dur demesini de bilelim. İnternetin, akıllı telefonların bizi kontrol etmesine izin vermeyelim. Yani biz daha akıllı olalım. |
||
Etiketler: İletişim!, |