|
||
![]() |
Turizm ve abartılı haberler | |
Adil Harmancı | ||
adilharmanci30@gmail.com | ||
Bir yöreye ait abartılı haberler turizmi ne kadar olumsuz etkiler, bu tartışılması gereken bir konu. Birkaç gün önce Van Elite World Hotel’de düzenlenen Van Turizmini İstişare Toplantısı’nda bu abartılı haberler konusu gündeme geldi, ancak tartışılmadı. Çünkü bir şeyin herhangi bir biçimde gündeme gelmesi ile tartışılması arasında fark var. Nasıl gündeme geldi peki..? Toplantı oturumunda 4 konuşmacı vardı, ortaklaştıkları nokta Van ile ilgili pandemi olsun, başka tür haberler olsun fazlaca gündeme getirildiği ve abartıldığı şeklindeydi. Hatta oradaki basın mensuplarından ricada bulunuldu: Bu tür haberleri vermeyin! Mesela şöyle bir örnek verildi: Vuhan’dan sonra Van algısı oluştu! Peki, orada tartışılmadıysa bu köşede tartışalım, o zaman hakikaten bir yere turistlerin gitmemesi, yazılan abartılı haberlere mi bağlı? Bir-iki örnek vereyim: 90’larda “Van Gölü’nde canavar var” diye haberler yazdığımızda epey bir turist gelmeye başlamıştı ilk başlarda, ama zamanla öyle bir şeyin olma ihtimali zayıflayınca artık şimdi yapılan haberlere kimse itibar etmiyor ve gelmiyor. Şunu demek istiyorum; abartılı haber bazen olumlu gibi görünen haberdir de aynı zamanda, içi boş çıkınca siz istediğiniz kadar ‘iyi haber’ diye zan ettiğiniz haberinizi süsleyip püsleyin insanlar daha fena bozulur ve haberin itibarı kırılır. Yani sadece kötü haber turisti olumsuz etkilemiyor, içi boş haberler de olumsuz etkiliyor, belki daha fazla… Bir başka örnek: Mesela turizm için altyapınız çok eksik, ulaşımda, barınmada, rehberlikte, plaj, eğlence mekanları, alışveriş merkezleri gibi konularda bir hazırlığınız, yeterliliğiniz yok ama biz her gün ‘var’ diye haberler yazıyoruz, sizce bu doğru bir tanıtım olur mu, işimize yarar mı? Ben şahsen bir önceki örnek gibi sonuçlanacağını düşünüyorum: “İçi boş!” Buna birebir yaşadığımız örnekleri vereyim: Akdamar Adası tamam, eyvallah, peki Çarpanak, Adır, Bartalameos manastırı, Başkale travertenleri, bunlara giden özel gidebiliyor, yol yok, tekne yok, restorasyon yok! Şimdi ben bunları ‘yok’ diye yazdım ya, belki hoşuna gitmeyenlerimiz olur, peki ‘var’ diye yazdığımda ne elde etmiş olacağız, yine ‘içi boş!’ O nedenle bu “haber-turizm” karşılaştırmasında kendi fikrim şu: Elbette ki bazen frene basmasını bilmek gerek, ama olmayan bir şeyi de ‘var’ diye göstermek turizm ruhuna aykırı bir şey, belki en fazla aykırı olanı bu… Ve madem bir tartışma içine girdim burada kendi çözümümü de söyleyeyim: Hakikaten de abartılı haberlere dikkat etmemiz gerekir, zamanlama ve haberin veriliş şekli önemli… Mesela Akdamar Kilisesi’nde yapılan ayinle ilgili bir dönem yapılan haberler gibi, ya da gençlik festivali için halen de yaygın olan kanaat gibi… Tabi bu arada esas yapmamız gereken yerelde Van’ı turizme en uygun hale getirmek, çünkü değerler var evet ama Van Gölü’nün hali ortada, tarihi yerler yukarıda izah ettiğim gibi ve daha yapılması gereken bir yığın şey… Merkezi olarak da, yılardır bu bölgenin üzerine sinen gölgenin kalkması için gerekli önlemlerin alınması lazım, tabi halk olarak da buna katkı ve destek vermek lazım… |
||
Etiketler: Turizm, ve, abartılı, haberler, |