Yıllardır bölgenin içinde bulunduğu durumu biliyoruz, bu durum nedeniyle hayatın normal akışında nasıl değişiklikler olduğunu, bu değişikliğin tarımdan sanayiye, yaylacılıktan turizme ekonomiyi nasıl olumsuz etkilediğini de…
Tarım, sanayi ve yaylacılığın şimdi içinde bulunduğu durumu bilmem anlatmaya gerek var mı, ama bu olağandışı durum sırasında uzun süre bölge illeri turist yüzü görmedi, halen de öyle, ancak Van’da ani bir gelişme oldu; 2016 yılından itibaren İranlılar hem ziyaret hem de alışveriş için Van’ı tercih etmeye başladı. Öyle ki bir-iki kez denk geldikleri patlamalara ve araçlarının kurşunlanmasına aldırış etmeden gelmeye devam ettiler.
Ayağı Van’a alışan İranlı turist 2017 yılında daha çok gelmeye başladı, yetkililer gelen sayıyı “500 bin civarında” diye telaffuz etti.
2018 için beklentiler daha fazla; en az 1 milyon gibi bir beklenti var.
Ancak…
Madalyonun 2017’den farklı olarak, sanki biraz grileşen diğer yüzü de var; nedir o, gelen turistin talepleri ve genel beklentileri…
Eğer bunlar için adım atılmazsa, patlamalara ve araçlarının kurşunlanmasına rağmen Van’ı terk etmeyen turistlerin çok daha çözülmesi mümkün konular dolayısıyla Van’dan uzaklaşma ihtimalleri olabilir!
Nedir peki bu konular..?
Piyasadan edindiğimiz intiba, elde ettiğimiz bilgiler, turistin özellikle geçen yıla göre değişen yüksek fiyatlardan rahatsız olduğunu gösteriyor.
Bu bir;
Turist piyasaya inanmak istiyor, güven duymak istiyor, bu nedenle de ürünlerde hem etiket uygulamasını, hem de etiketlere günün esas fiyatının yansıtılmış olmasını bekliyor.
Konaklama konusunda da aynı duyarlılığı bekliyor, oteller uygun fiyat yerine rekabet tarzında bir fiyat ayarlamasına gidince, turist bundan haklı olarak rahatsız oluyor.
Kısacası turist otellerin, mağazaların, lokantaların, pastanelerin, içecek bulundurun mekanların 2017 normalliğinde bir hizmet sunmadığını düşünüyor.
Bir kere bu dikkat edilebilir ve çözülebilir bir husustur, çözülmelidir.
Diğer yandan, turist sınır kapısında sorunlar yaşamaya devam ediyor, ister evrak işlemlerinde, ister mekansal olarak, gına gelecek bir durum yaşıyor.
Bu bağlamda, sınır kapısını rahata erdirmek için orada yapılan işler hızlandırılmalıdır.
Kente gelince turistlerin çoğu dil sorunu yaşıyor, Van’da İran turistini karşılayacak tercüman ve rehberler neredeyse yok! Adrese kolay erişim için Farsça ve farklı dillerden yönlendirme levhaları yok!
Evet, bir danışma merkezi açtık, bu önemli, ama bu alanda daha fazlasına ihtiyaç var, bunun için de biraz gayret çok zor ve imkansız olmasa gerek..?
“Turist kenti” gibi bir iddiayı hedeflediğimiz zaman, o zaman her açıdan turistik bir kent oluşturmamız lazım, belki zahmetli iştir, birçok şeyi yeni baştan planlamamız gerekiyor, ama turizm ile ilgili planlamada iddialı isek ve bunu uzun vadeli ele almışsak, o zaman bunları yapmak zorundayız.
Bir kere gölün kesinlikle kirlilikten arındırılması ve her tarafının gezilir, girilir olması lazım. Gölde yaz-kış spor etkinliklerinin düzenlenmesi lazım.
Plajların sayısı ve kalitesi artırılmalı.
Kent içindeki ahırlar konusunda neler yapılabilir, bunu zaman kaybetmeden çözmek gerekiyor.
Çöp sorunu, sokakların hijyen durumu, sağladığı görüntü, göze hitap durumu…
Ve belki de en önemlisi denetim; yapılan rezidanslar, oteller, turistin konakladığı, konaklaması gerektiği tüm yerler, hijyen ve diğer konularla ilgili ne sıklıkta denetleniyor?
Ve, bir dönem Van’da üç tane turist yokken, buna rağmen sık sık turizm ile ilgili konferans ve toplantılar yapılıyorken, Van’a turist akınının olduğu bu son zamanlarda, sözünü ettiğimiz bu gereklilikler konusunda şimdiye kadar kaç toplantı yapıldı?
Yöneticilerin, bu belirttiklerimiz ve belki de belirtmeyi unuttuğumuz konularda yapılması gerekenlerle ilgili mutlaka bir çabası var, oluyordur, olacaktır, ancak sadece yetkililerin değil, tüm kentin, turizmcilerin, esnafların, hepimizin çok şey yapması gerekiyor. Şunu belirtmek gerekir ki, gereken yapılmayıp her şey akışına bırakılırsa, yeniden turistsiz konferans günlerine dönebiliriz, çünkü yeri geldiğinde kurşuna göğüs geren turist bazen de çok sabırsız olabiliyor, umduğunu bulamazsa çeker gider!
|